Son dönemde iş dünyasında dikkat çeken bir eğilim, şirketlerin mevcut çalışanları transfer etmek yerine çalışmayan beyaz yakalıları istihdam etmeyi tercih etmesi. Ekonomik nedenlerle şekillenen bu strateji, işverenlerin bütçelerini koruma amaçlı hareket etmelerine yol açıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2024 yılının üçüncü çeyreğinden itibaren üniversite mezunu işsizlerin sayısı bir milyon kişiyi aşmış durumda. Bu istatistik, iş arayan beyaz yakalıların rekabetin arttığı bir işgücü piyasasında daha düşük maaşları kabul etmeye hazır hale geldiğini gösteriyor. Diğer taraftan, Mercer’ın 2024-2025 Küresel Yetenek Trendleri raporu, çalışanların yüzde 60’ının işten ayrılma kaygılarının arttığını vurguluyor. Ekonomik belirsizlik ve artan rekabet, profesyonellerin daha iyi bir iş güvencesi arayışında maaş beklentilerini yükseltmelerine neden olurken, çalışmayan adayların daha esnek bir yaklaşım benimsemesi, işverenler için cazip hale geliyor.
Gilda&Partners kurucusu Jilda Bal, bu durumu değerlendirerek, “Şirketler için yetenek ve tecrübe önemli olmakla birlikte, maliyet odaklı yaklaşım daha öncelikli hale geldi. Çalışmayan adayların esnek maaş beklentileri, işverenler için daha uygun maliyetli bir seçenek sunuyor. Ekonomik dalgalanmalar ve artan belirsizlikler, firmaları daha dikkatli hareket etmeye zorluyor,” dedi.
Bal, geçmişte çalışanları rakiplerinden çekmeye odaklanan şirketlerin, günümüzde ise pozisyonlar için en uygun maliyetli ve yetkin adaylara yöneldiğini belirtti.
Sektördeki bu değişimin kalıcı olup olmayacağı ve maliyet odaklı işe alım süreçlerinin önümüzdeki dönemde ne denli etkili olacağı ise merak konusu. Beyaz yakalılar için rekabetin arttığı bu dönemde, iş dünyasının dinamikleri yeni bir döneme girdi.
Kaynak: https://www.marketingturkiye.com.tr/haberler/isverenler-calismayan-beyaz-yakaliya-yoneldi/
