Silivri’de yaşayan ve tanıdıkları arasında sevgiyle anılan Ufuk, hayatını kaybetti. Vefatı, kentte yaşayanlar arasında büyük bir üzüntüye sebep oldu. Ufuk, Silivri’de herkesin yan yana hayatta kalmaya çalıştığı, kaynakların hızla tükendiği bir ortamda, kendine sürekli yer bulamayan bir birey olarak yaşamını sürdürdü.
Kentteki birçok gencin karşılaştığı zorluklarla baş etmeye çalışan Ufuk, gözlerden uzakta, ancak herkesin gözü önünde sessizce hayata veda etti. Diğer birçok gencin intihar ya da uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle hayatını kaybettiği günümüzde, bu kayıplar karşısında izleyici konumunda kalmanın ağırlığı da bir başka tartışma konusu oldu.
Ufuk’un vefatı, tanıyanları için derin bir boşluk bıraktı. Samimi, içten ve dürüst karakteriyle hatırlanacak olan Ufuk, gülüşüyle hafızalarda canlı kalacak. Bu trajik kayba dair hissettiğimiz üzüntü, toplumsal bir eleştiri yapmamızı gerektiriyor; zira birçok genç, benzer durumlarla karşı karşıya kalmakta, umutsuz bir yaşam sürmektedir. Silivri’nin bu kayıplarına bir dur demek adına, hep birlikte daha fazla duyarlılık göstermenin yollarını aramak elzem hale geliyor.
Kentin sakinleri, Ufuk’un anısını yaşatmak ve benzer talihsizliklerin önüne geçmek için seslerini yükseltmeli, duyarlılığı artırmalıdır.
