Alman düşünürü Heidegger, “Sözcükler, varlıkların evleridir.” demiş.
Konfüçyüs’e bir gün sormuşlar. “Bir ulusun tüm yönetimi sana bırakılsaydı ilkin ne yapardın?”
Ne demiş biliyor musunuz, Konfüçyüs?
“İlkin dili düzeltirdim.” demiş.
“Dil, düzgün olmayınca söylenen söylenmek istenen değildir. Söylenmek istenen olmayınca yapılması gereken yapılmadan kalır. Bu yapılmayınca sanat ve yaşayış geriler. Yaşantıyla sanat gerileyince adalet yoldan çıkar. Adalet yoldan çıkınca halk çaresizlik içinde kalır. Bundan dolayı söylenmek istenen kusursuz söylenmelidir. Bu yüzden dil, herşeyden önemlidir. Bir toplum, yaşadığı sıkıntılardan kurtulmak için öncelikle dil öğrenimine önem vermelidir.” diyerek sözünü bitirmiş.
Dil ; kültürün, kabile tarafından yaratılmış değerler toplamının en açık ifadesi ve kuşaklar arasında aktarma vazifesi gören en temel iletişim ve eğitim veya öğretim aracıdır demiş Haydar Ersöz.
“Ben öyle yüce bir şiir sarayı yükselttim ki; yelden de yağmurdan da zarar görmeyecek. Artık ölmeyeceğim; hep diri kalacağım ben; çünkü sözün tohumunu attım bu toprağa ben.” diyen Şahname de dilin, sözün büyüsünü özetlemiştir.
“Sözlerin anlamını korumaya adanmış ömürlerden
ve reçine kokusundan mersinlerin yanık türküler çıkaran
dostum Mikis peki kimiz biz…” diyen Zülfü Livaneli…
“Bir dil bulacağız her şeye varan, bir şeyleri anlatabilen. Böyle dilsiz, böyle düşmanca, böyle bölük pörçük dolaşmayacağız bu dünyada…” diyen Yaşar Kemal…
Dil, onurdur. Dil, en önemli anlatım sanatıdır. Diğer tüm ilkel anlatım sanatlarına, bağırıp çağırmaya, vurmaya, kırmaya, tetik düşürmeye karşı en etkili silahtır.
Dil, bir umuttur.
Dil, daha büyüktür köylerden, şehirlerden, kasabalardan…
Daha derindir ırmaklardan, denizlerden, okyanuslardan…
Hani bir zamanlar hep söylenegelen, “Söz, onurdur, onuru çiğnetmeyeceğiz.” cümlesinde olduğu gibi…
Söz sanatları, en etkili sanattır.
Dilin büyüsüne inanıyorum. Hep inanacağım…
Dil ırmağı, dil güneşi yaşamımın damarıdır…
Dil, kültürdür.
Kurtuluş savaşının en ateşli günlerinde Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanını okuyan Mustafa Kemal Paşa…
“Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür.” diyen Mustafa Kemal Paşa…
Annelerin ninnilerinden
spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık,
anlamak gideni ve gelmekte olanı… diyen Nazım Hikmet…
Tekerlemeler, Ninniler, Masallar, Öyküler, Romanlar, Şiirler,
Düşler…
Tüm dil ustalarına, sözcüklerin, sözün büyücülerine binlerce selam olsun…
