Kanser, her yıl dünya genelinde milyonlarca kişiyi etkileyen ciddi bir sağlık sorunu. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, her yıl 12 milyon yeni kanser vakası teşhis ediliyor, 7 milyon kişi hayatını kaybediyor ve 25 milyon kişi kanserle birlikte yaşamını sürdürüyor. İstanbul Rumeli Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Hakkı Fatih Dane, kanserin biyolojik etkilerinin yanı sıra, hastaların yaşam kalitesini ve psikolojik dengesini nasıl bozduğunu vurguladı. Dr. Dane, kanser tanısı almış bireylerin sıklıkla kaygı, depresyon ve ölüm korkusu gibi psikolojik sorunlarla karşılaştığını belirtti.
Tedavi Sürecinde Psikolojik Destek Şart
İstanbul Rumeli Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Hakkı Fatih Dane, kanserin bireylerin biyopsikososyal yapısını önemli ölçüde etkileyerek, hastaların iş, aile ve sosyal yaşamlarını sürdürebilmelerini engellediğini söyledi. Kanser tanısının, bireylerin yaşamlarını her açıdan dönüştürdüğünü belirten Dr. Dane, hastaların geçmişi değerlendirme, bugünü anlamlandırma ve geleceğe yönelik yaşam projeleri oluşturma becerilerinin olumsuz etkilendiğini ifade etti. Kanserin yaşam kalitesini azaltan etkileri hakkında konuşan Dane, tedavi sürecinin, hasta ve ailesinin psikolojik dengeyi bozduğunu, bu nedenle psikolojik desteğin büyük önem taşıdığını vurguladı.
Moral Gücü Yüksek Olan Kanser Hastaları Daha Hızlı İyileşiyor
Kanser tedavisi sürecinde, hastaların psikolojik destek alması gerektiğini belirten Dr. Hakkı Fatih Dane, kanserin vücutta biyolojik değişikliklere yol açtığını ve bu değişikliklerin hastaların kaygı seviyelerini artırabileceğini ifade etti. Kanser hastasının yakın çevresinin de bu süreçte büyük bir psikolojik yük taşıdığını söyleyen Dane, tedavi süreciyle ilgili zaman, enerji ve maddi kaynakların yakınları üzerinde yarattığı yorgunluk ve kaygıyı dile getirdi. Ancak, moral gücünün yüksek olması ve iyileşmeye olan inanç, iyileşme sürecine olumlu katkı sağladığının altını çizdi.
Depresyon ve Anksiyete Kanser Riskini Artırıyor
Dr. Dane, kanserle mücadelede psikolojik desteğin önemine dikkat çekerek, yapılan araştırmaların depresyon, anksiyete ve stres yaşayan kişilerin kansere yakalanma oranının daha yüksek olduğunu ve kanserli hastaların ölüm oranlarının arttığını gösterdiğini belirtti. Stres, kaygı ve depresyon yaşamayan bireylerin iyileşme sürecinde büyük bir avantaj sağladığını belirten Dane, psikolojik destek almanın iyileşme sürecini hızlandırdığına işaret etti.
Psikolojik Destek Şart
Kanser tedavisinin yanı sıra psikolojik destek almanın önemine değinen Dr. Dane, çeşitli terapötik yaklaşımların—psikanalitik yönelimli, psikodinamik, çözüm odaklı, bilişsel davranışçı, duygu odaklı ve varoluşsal terapiler gibi—kanser hastalarının psikolojik dünyasında oluşan tahribatı ortadan kaldırmak ve hastaların yaşam kalitesine dönmelerini sağlamak için önemli bir araç olduğunu söyledi.
Kanserden Korunma İçin Yaşam Tarzı Düzenlemeleri Önemli
Dr. Dane, kanserle mücadelede genetik faktörlerin engellenmesinin zor olabileceğini, ancak yaşam tarzının düzenlenmesinin büyük önem taşıdığını belirtti. Sigara, alkol ve madde kullanımından kaçınılması, stres ve kaygıya karşı psikolojik destek alınması, uyku düzenine dikkat edilmesi, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesi ve sosyal çevreyle uyumlu bir ilişki kurulması gerektiğini ifade etti.
