Nazım Hikmet Silivri’den kime mektup yazdı? Araştırdığımız bu haber sizleri çok şaşırtacak…
Bilindiği üzere Nazım Hikmet, Silivri açıklarında Erkin Gemisi’nde yaklaşık 19 gün süren yargılamadan sonra toplam 28 yıla mahkûm olmuştur. Kuvai Milliye destanını yazan şair, orduyu isyana teşvikten ağır hapisle yargılanmış ve ceza almıştır. 18 Ağustos 1938 tarihini taşıyan mektubun sonunda Nâzım Hikmet’in imzası bulunuyor. İşte Erkin gemisinde ve donanma davasında yargılanırken, Silivri açıklarında yazdığı ve Atatürk’e ulaştırmaya çalıştığı o mektup…
Mektubun Aslı Aşağıdadır:
“Türk ordusunu isyana kışkırttığım iddiasıyla on beş yıl ağır hapis cezası giydim. Şimdi de Türk donanmasını isyana kışkırtmakla suçlanıyorum.
Türk devrimine ve senin adına ant içerim ki suçsuzum.
Askeri isyana kışkırtmadım.
Kör değilim ve senin yaptığın her ileri dev atılımı anlayabilen bir kafam, yurdumu seven bir yüreğim var.
Askeri isyana kışkırtmadım.
Yurdum ve devrimci sen karşısında alnım açıktır.
Yüksek askeri makamlar, devlet ve adalet, küçük bürokrat ve gizli rejim düşmanlarınca aldatılıyorlar.
Askeri isyana kışkırtmadım.
Deli, serseri, gerici, satılmış, devrim ve yurt haini değilim ki, bunu bir an düşünebileyim.
Askeri isyana kışkırtmadım.
Senin eserine ve sana, aziz olan Türk dilinin inanmış bir şairiyim. Sırtıma yüklenen ve yüklenecek hapis yıllarını taşıyabilecek kadar sabırlı olabilirim. Büyük işlerinin arasında seni bir Türk şairinin felaketiyle ilgilendirmek istemezdim.
Bağışla beni, seni bir an kendimle meşgul ettimse. Alnıma vurulmak istenen bu ‘devrim askerini isyana kışkırtma’ damgasının ancak senin ellerinle silinebileceğine inandığımdandır.
Başvurabileceğim en devrimci baş sensin. Kemalizm’den ve senden adalet istiyorum.
Türk devrimine ve senin başına ant içerim ki suçsuzum.”
Nazım Hikmet’in annesi Celile Hanım, o dönem mektubun Atatürk’e ulaşmadığını tahmin etmiş olacak ki Atatürk’e şöyle bir mektup kaleme alır;
“Gazimiz… Size iki kez geldik. Teyzezademin ve Fuat Paşa’nın çok selamı var. Sizin çok merhametli olduğunuzu söylüyorlar. Affı hususinizi istiyoruz. Yarattığınız Türk lisanının kıymetli bir hizmetkârı olan Nâzım’ı bağışlayın! Hapislerde her gün ah alarak üzülmesine mani olun. Bu husustaki delaletinizi bizden esirgememenizi rica ederiz.
Enver Paşa Kızı Celile.”
Nazım Hikmet’in Yolu’nun Silivri’den geçmesinin hikayesini sizlerle paylaşmak istedik…
Nâzım hakkında yapılan yayınlarda ortak bir iddia vardır: Atatürk’ün Nâzım’ın tutuklanıp mahkûm edilmesi ile o günlerde ilerleyen hastalığı sebebi ile “ilgilenemediği” söylenir ve “Sağlık durumu iyi olsa idi, bu işlere izin vermez, Nâzım’ı himayesine alırdı” denir.
